Finansal terörizm nedir?

Finansal terörizm nedir?
FİNANSAL TERÖRİZM

Kavramlar; hemen her dönemin düşünce dilidir. İnsanlar kavramlara yükledikleri anlamlarla sahip oldukları düşünceyi, ideolojiyi toplumlara lanse ederler. Biz bu noktada kavramları beşeri ve ilahi kavramlar şeklinde iki açıdan ele alabiliriz. İlahi kavramları rabbimizden alırız. Rabbimiz bu kavramları ilahi vahyi ile tanımlar. Biz bundan başkaca bir tanım tanımaz, tanıyamayız.

Elbette beşeri otoriteler, ilahi kavramlara da el atmışlarsa da, Kur’an bu müdahaleler karşısında en iyi sağlama yapabileceğimiz yegane kaynaktır. Siyasi amaç güden, şiddet şeklinde tanımlanan terör kelimesi önüne veya arkasına eklenen eklerle dünya emperyalizminin sığınağı, işgallerinin, toplumsal katliamlarının kısacası tüm kirli işlerinin gerekçesi olmaktadır. Bu kavramın pratikteki tezahürlerini hemen her gün görsel ve yazılı basında sıkça görmekteyiz. Bizim üzerinde duracağımız onların geliştirdiği bu kavramın akabinde var olan bir başka kavram ‘Finansal Terörizm’ üzerinde durmak istiyoruz.

Modern kapitalizmin günümüzde uyguladığı terör şekillerinden biridir. Nedense hep şiddet içeren terör üzerinde durulurken bu kavram üzerinde pek durulmamaktadır. Özellikle ülkelerin, milletlerin topyekün karşı karşıya kaldıkları bir terör biçimidir finansal terör. Modern kapitalizm deyimiyle özdeş olan ve çağın firavunu olan ABD ve İsrail Arz-ı Mev’ud denilen kutsal topraklarının ele geçmesi, yeryüzünde hakimiyet sağlama felsefeleri gereği, İslam ülkelerinin yer altı ve yerüstü kaynaklarına hakim olma, ülkelerin kaynaklarını kendi kaynaklarına kanalize etme noktasında sözde uluslararası kurdukları teşkilatları vasıtasıyla yaptırımlar uygularlar. Özellikle hedef aldıkları ülkelerin halklarının gelir düzeylerini düşürücü tedbirler alıp, onları uygulatarak rızık endişesiyle karşı karşıya getirip, akletmelerini, düşünmelerini engellerler.

İnsanlar gelişen bu ağır şartlar altında geçimlerinden başkaca bir şey düşünemezler. İnsanları taksitli hayata yöneltirler. Artık geçimleri için gerekli parayı kazanmak, ay sonu ödeyecekleri taksitleri düşünmekten başka bir şey yapamazlar. Toplumların milli gelirleri düşer. Bu ise onlar için bir başlangıçtır. Kendi teknolojileri ile geliştirdikleri her türlü araç ve gereç için artık bu ülkeler pazar olmakta hem de akabinde uzun yıllar yedek parça satış garantisi sağlanarak. Böylelikle sömürülen ülke halklarının sanayicisine, üreticisine darbe vurulmakta bu ise önlenemeyen bir işsizlik girdabına yol açmakta; toplumsal çöküş hız kazanmaktadır. Faiz, borsa, döviz üçgeni Yine modern kapitalizm denince akla gelen ve şeytanın üç ayağı olarak tanımlanan faiz, borsa, döviz cephelerinde gerçekleştirilen müdahaleler ki; elde edilen kârlar yine aynı ülkelere sözde uluslar arası teşkilatlar vasıtasıyla uzun vadeli kredilerle ikinci bir rant sağlanmaktadır.

Bu şeytani üçgenin yöneticisi olan uluslararası finansal güçler, Yahudi sermayeli provokatörlerdir. Spekülatif hareketlerle bu üçgende oynayarak, ülkelerin yıllık tasarruflarını bir gecede hortumlayabilmektedirler. Tüm bu hareketlerle ülkelerin dolayısıyla mazlum halkların gelir kaynakları, yaşam biçimleri etkilenmekte, yaşam standartları düşürülmektedir.

İşte kısaca örneklerle açıklamaya çalıştığımız bu olaylar finansal terör değil de nedir?! Bizler finansal terörün pratikteki tezahürlerini iyice algılamalı, kendimizi, nesillerimizi, topyekün toplumumuzu bu noktada bilinçli tutmalıyız. Vahşi Batı’nın geliştirdiği terör kavramına karşı finansal terör kavramını irdelemeli, bunu bir ibadet telakkisiyle gerçekleştirmeliyiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu