Ayasofya Camii hakkında bilgi verir misiniz?

Ayasofya Camii hakkında bilgi verir misiniz?
En çok ziyaret edilen müzeler arasında yeralan Ayasofya Camii ; Sanat,mimarlık ve tarihi bakımından dünyanın en önde gelen ve en önemli yapılarından biri olup ;Ayasofya Cami Dünyanın 8nci Harikası olarak gösterilmektedir.
Bugünkü Ayasofya Camii aynı yerde fakat öncekilerinden farklı bir mimari anlayışla yapılmış olan üçüncü yapıdır. Bu yapı, İmparator Justinianos tarafından (527-565) dönemin iki önemli Mimarı olan Tralles’li (Aydın) Anthemios ile Miletos’lu (Balat) İsidoros’a yaptırılmıştır. Yapım çalışmaları sırasında iki baş mimar ile birlikte 100 mimar ve her mimarın emrinde 100 işçi çalıştığı kaynaklarda geçmektedir. Yapımına 23 Şubat 532’de başlanmış, 5 yıl 10 ay gibi kısa bir sürede tamamlanarak büyük bir törenle, 27 Aralık 537′ de ibadete açılmıştır.

916 yıl kilise olan yapı, 1453 Yılında Fatih Sultan Mehmed Han tarafından İstanbul’un fethiyle camiye çevrilerek, 482 yıl cami olarak kullanılmıştır. Atatürk’ün emri ve Bakanlar Kurulu’nun Kararı ile ise 1935 yılında Ayasofya müze olarak kapılarını ziyarete açmıştır.
İstanbul’un, Fatih Sultan Mehmet Han tarafından Fethinin bir alameti ve bir sembolü olan Ayasofya Camii kiliseden çevrildiği halde adı değiştirilmeyen tek abidedir.
Ayasofya’nın bir kilise olarak 15 Ekim 360 tarihinde yapılmış olduğu söylenir. Bir ayaklanma sırasında 20 Haziran 404′ de yakılmış ve 416 yılında ibadete açılmıştır. Yine bir ayaklanma sonucu 532 tarihinde yeniden yakılmış ve aynı yılın 23 Şubatında İmparator Justinyen tarafından Küdüste Hz. Süleymanın yaptırdığı mabetten daha büyük ve daha süslü olmasını düşünerek yaptırmaya başlamış ve yapı 27 Ocak 537’de bitirilerek bir törenle ibadete açılmıştır.

Sultan I. Mahmut 1739 yılında binaya bitişik olan ve içinde otuzbîn kitap bulunan kütüphaneyi, 1740 yılında 18. yüzyıl Türk Mimarisinin güzel bir örneği olan şadırvanı ve 1742 yılında da muvakkithane İle Sıbyan mektebini yaptırttı. Ayasofya’nın Osmanlı dönemindeki en büyük tamiri 1847-1849 yılları arasında yapıldı. Bu iş İtalyan – İsviçreli mimar G. Fossati’ye verilmiş ve yıkılmak üzere olan bina büyük masraflarla onarılmıştı.

Söylendiğine göre Ayasofya’ya Kadir geceleri altı bin kadar kandil yakılırmış. Eski kandillerden hiç bir örnek kalmamıştır. Fatih Sultan Mehmet’le başlamak üzere Sultanların Kadir gecelerinde teravih namazını Ayasofya’da kılmaları bir gelenek olmuştu. Kadir gecesinde Ayasofya Camiinde namazı camiin birinci İmamı değil Hünkar İmamı kıldırırdı.Bayram namazlarını da Ayasofya’da kılmak camiin tarihi boyunca bütün müslümanlar için heyecanla özlenen bir ibadetti.

Fatih Sultan Mehmet, bu camiin Fatih Camii ve İstanbul’daki diğer camiler ile bir arada tanzim edilmiş vakfiyelerinde Ayasofya için kalabalık vazifeliler tayin etmiş, bunlara cömertçe vazifeler belirlemiştir. Ayrıca bedeni çürük ve dengesi bozuk yapıyı ayakta tutabilmek için büyük vakıflar te’sis etmişti. Burada, sayıları oldukça fazla İmam, müezzin, vazifedarlar ve kayyımlar bulunduğu ifade edilmektedir.

Medreseye gelince, Aysofya’daki Fatih Medresesi, dış narteks (son cemaat yeri)’e açılan esas kapılara karşı durunca, soldaki çıkıntı kütlenin hizasından başlayıp soğuk çeşme sokağında, ihata duvarına kadar uzanıyordu. İlk yapının camiye bitişik olmadığı ve orada binanın kuzey yüzüyle medrese arasında çatılı bir yol bulunduğu anlaşılmaktadır. Fatih’in semaniye medreselerini toplaması Üzerine öğretimi bir yerde toplanması burayı bir süre için metruk bırakmış, fakat II. Beyazid döneminde tekrar açılmıştı. Ekrem Hakkı Ayverdi’nin dilinden ifade edersek: 1934 yılında Ayasofya’nın müze haline getirilmesinden sonra müze müdürü tarafından 1935 yılında ortadan kaldırılmış ve iz kalmaması için temelleri dahi sökülmüştür.

Ayasofya haziresinde tarih sırasına göre ilk türbe, Mimar Sinan’ın en güzel eserlerinden olan II. Selim türbesidır. Ayrıca Mimar Davut’un eseri olan III. Murat türbesi Dalgıç Ahmet’in eseri olan III. Mehmet Türbesi ile Şehzadeler ve Sultan I. Mustafa, Sultan İbrahim türbeleri bulunmaktadır. Bu türbelerden her birinde Sultanların yakınları da yatmaktadır. Ayasofya Camii 1934 yılında müze haline çevrilmiş ve halen aynı amaçla kullanılmaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu